Yıldız Oluşumu
+11
deli_kıss
idil
Zynp391
berfo34
ftmanur
pretty1
bebekbirce
-viLdan-
-Rapci Musti-
'bŞra .."
yagmur.damlasi
15 posters
1 sayfadaki 1 sayfası
Yıldız Oluşumu
Bir yıldızın oluşumu için iki şey gereklidir: Madde ve maddeyi yüksek yoğunluklara erişinceye dek sıkıştıracak bir mekanizma. Madde uzayda oldukça boldur. Uzaydaki madde, hemen hemen tümüyle çok küçük miktarlarda diğer elementler ve küçük toz parçacıklarıyla karışmış durumda bulunan hidrojen gazından oluşmaktadır. Bazı bölgelerde gaz düzgün bir biçimde dağılmış durumda bulunurken diğer bazı bölgelerde yoğunlaşmalar gösterir. Maddenin toplandığı yerde kütle çekimide daha kuvvetlidir, bunedenle de gaz kendi kendini daha da sıkıştırarak yüksey yoğunluklarada ulaşabilir. Sonuçta kütle çekim kuvveti tek başına gazı yoğunlaştırmanın bir mekanizması olabilir. Yoğun, yeni doğmuş bir yıldız çekirdeğinin çapı bir ışık yılının yarısından daha küçüktür. Ama bu boyut bile tam oluşmuş bir yıldızın boyutlarından milyonlarca kat daha büyüktür. Kütle çekimi ile birleşen başka bir kuvvet, bu ilkel yıldız çekirdeğinin davranışını belirler. Tipik olarak gaz bulutu kendi çevresinde dönmekte olup manyetik kuvvetler tarafından gittikçe daha fazla sıkıştırılır. Bulutun içinde büzülme ve çökmeye karşı koyan ısı ve basınç vardır. İçeriye doğru etki eden kütle çekim kuvveti yeterince büyük olduğunda bulut büzülmeye ve kendi merkezine doğru çökmeye devam eder. Bu da açığa çıkan çekim enerjisi nedeniyle ısı üretimine neden olur(Açığa çıkan enerji kızılötesi ışınım biçimine dönüşür). Büzülen gaz bulutunun yoğunluğu artar. Dönen bir bulutta merkez etrafında Güneş sistemi boyutlarında bir gaz ve toz diski oluşabilir. Sonuçta kaçınılmaz olarak merkezdeki sıcaklık 10 milyon dereceyi bulur. Bu sıcaklıkta nükleer tepkimeler başlar ve bulut bir yıldıza dönüşür.
Yıldızların doğduğu yer ilk kez bu kadar yakından görüntülendi. Toz ve gaz bulutlarının birleşiminden doğan renkler görenleri büyüledi.
Isaac Newton teleskobu tarafından çekilen bu karelerde yaklaşık 46 trilyon kilometre genişliğindeki Rosette adı verilen toz ve gaz bulutu yığını görülüyor. Dünyadan 4500 ışık yılı uzakta bulunan bu küme içinde çarpışan toz yığınlarından dev yıldızlar doğuyor.
'Kozmik kreş’ olarak bilinen Rosette’de meydana gelen yıldız doğumları karelere bu muhteşem görüntülerle yansıdı.
İlk yıldızlar nasıl oluştu?
İlk yıldızlar da, Orion (Avcı) takımyıldızındakiler gibi günümüzde oluşumlarını izlediğimiz yıldızlarla aynı şekilde ortaya çıkmış olmalılar. Ancak ne yazık ki, yıldız oluşum sürecinin ayrıntılarını hala tam anlamıyla kavrayabilmiş değiliz.
Yine de, temel bazı noktalar açık. Öncelikle, bir yıldız (ve varsa çevresindeki gezegen sistemi) bir gaz bulutunun, kendi ısısının kendi ağırlığını dengeleyemeyeceği kadar soğuması ile oluşur. Bulutun ısısı başlangıçta atomlar ile moleküllerin rastlantısal hızında sarmalanmış durumdadır. Atomlar çarpıştıkça, bu ısıyı atomun/molekülün içsel enerjisine aktarırlar. Bu da en sonunda buluttan kaybolacak (atılacak) olan kızılötesi radyasyona dönüşür. Bunun da net etkisi, atomların hızının yavaşlaması, bulutun soğuması, içsel basıncının düşmesi ve bulutun biraz küçülmesidir. Herşey merkezde toplanana dek çarpışmalar, hızın radyasyona dönüşümü ve küçülme devam eder. En azından, günümüzde görebildiğimiz bu.
Ancak, ilk nesil yıldızlar günümüzde oluşanlara göre daha büyük bir mücadele vermiş olmalılar. Günümüzde, eski kuşak yıldızların merkezlerinde sentezleyip ölümleriyle uzaya saçtıkları görece ağır elementlerden oluşmuş karmaşık moleküller, bir bulutun ısısını dışarı yayabilmektedir. İlk yıldızlarsa, Büyük Patlama'da yaratılmış saf hidrojen ve helyumun bir karışımından ortaya çıkmış olmalılar. Bu durumda, o sırada kolaylıkla oluşabilecek tek molekül, molekül yapısında (moleküler) yani iki hidrojen atomunun oluşturduğu hidrojendir. Moleküler hidrojense, su, karbonmonoksit ve karbon atomu gibi etkin soğutuculara göre çok daha uzun sürede oluşur. Dolayısıyla, öyle görünüyor ki çok eski zamanlarda yıldızların oluşumu günümüze göre daha zorlu bir süreçti.
Gökyüzünü incelediğimizde, inci tanecikleri gibi parlayan, varlığımızın hammaddeleri yıldızların bizler gibi doğup büyüyerek,olgun hale geldikten sonra yavaş yavaş yaşamlarının sona erdiklerini görmekteyiz.Ama bir farkla; bizler sessizce bu dünyayı terk ederken,yıldızların ölümü etrafındaki diğer yapılar için bir tehdit halini alır.
Uzayda galaksilerin içinde, nebula olarak adlandırılan ,soğuk ve karanlık toz bulutları vardır. Bunlar az sayıdaki helyum atomları ile hidrojen atomlarından meydana gelen seyrek gazlardır.Bu gaz ve toz bulutları,galaksi etrafındaki şok dalgalarının ve gaz bulutlarının kendi gravitasyonel çekiminin neden olduğu etki ile büyük bulut ve küreler halinde yoğunlaşarak,sıkışıp ısınırlar. Çünkü bu gaz küresi kendini oluşturan gazların korkunç ağırlığına karşı koyamaz. Böylece yıldız taslağı büzülmeyi,merkezdeki basınç ve sıcaklık da artmayı sürdürür (basınçla sıcaklık doğru orantılıdır).Sonunda da yıldız taslağının merkezindeki sıcaklık on milyon dereceye ulaşınca hidrojen yanması başlar.
Yıldızların doğduğu yer ilk kez bu kadar yakından görüntülendi. Toz ve gaz bulutlarının birleşiminden doğan renkler görenleri büyüledi.
Isaac Newton teleskobu tarafından çekilen bu karelerde yaklaşık 46 trilyon kilometre genişliğindeki Rosette adı verilen toz ve gaz bulutu yığını görülüyor. Dünyadan 4500 ışık yılı uzakta bulunan bu küme içinde çarpışan toz yığınlarından dev yıldızlar doğuyor.
'Kozmik kreş’ olarak bilinen Rosette’de meydana gelen yıldız doğumları karelere bu muhteşem görüntülerle yansıdı.
İlk yıldızlar nasıl oluştu?
İlk yıldızlar da, Orion (Avcı) takımyıldızındakiler gibi günümüzde oluşumlarını izlediğimiz yıldızlarla aynı şekilde ortaya çıkmış olmalılar. Ancak ne yazık ki, yıldız oluşum sürecinin ayrıntılarını hala tam anlamıyla kavrayabilmiş değiliz.
Yine de, temel bazı noktalar açık. Öncelikle, bir yıldız (ve varsa çevresindeki gezegen sistemi) bir gaz bulutunun, kendi ısısının kendi ağırlığını dengeleyemeyeceği kadar soğuması ile oluşur. Bulutun ısısı başlangıçta atomlar ile moleküllerin rastlantısal hızında sarmalanmış durumdadır. Atomlar çarpıştıkça, bu ısıyı atomun/molekülün içsel enerjisine aktarırlar. Bu da en sonunda buluttan kaybolacak (atılacak) olan kızılötesi radyasyona dönüşür. Bunun da net etkisi, atomların hızının yavaşlaması, bulutun soğuması, içsel basıncının düşmesi ve bulutun biraz küçülmesidir. Herşey merkezde toplanana dek çarpışmalar, hızın radyasyona dönüşümü ve küçülme devam eder. En azından, günümüzde görebildiğimiz bu.
Ancak, ilk nesil yıldızlar günümüzde oluşanlara göre daha büyük bir mücadele vermiş olmalılar. Günümüzde, eski kuşak yıldızların merkezlerinde sentezleyip ölümleriyle uzaya saçtıkları görece ağır elementlerden oluşmuş karmaşık moleküller, bir bulutun ısısını dışarı yayabilmektedir. İlk yıldızlarsa, Büyük Patlama'da yaratılmış saf hidrojen ve helyumun bir karışımından ortaya çıkmış olmalılar. Bu durumda, o sırada kolaylıkla oluşabilecek tek molekül, molekül yapısında (moleküler) yani iki hidrojen atomunun oluşturduğu hidrojendir. Moleküler hidrojense, su, karbonmonoksit ve karbon atomu gibi etkin soğutuculara göre çok daha uzun sürede oluşur. Dolayısıyla, öyle görünüyor ki çok eski zamanlarda yıldızların oluşumu günümüze göre daha zorlu bir süreçti.
Gökyüzünü incelediğimizde, inci tanecikleri gibi parlayan, varlığımızın hammaddeleri yıldızların bizler gibi doğup büyüyerek,olgun hale geldikten sonra yavaş yavaş yaşamlarının sona erdiklerini görmekteyiz.Ama bir farkla; bizler sessizce bu dünyayı terk ederken,yıldızların ölümü etrafındaki diğer yapılar için bir tehdit halini alır.
Uzayda galaksilerin içinde, nebula olarak adlandırılan ,soğuk ve karanlık toz bulutları vardır. Bunlar az sayıdaki helyum atomları ile hidrojen atomlarından meydana gelen seyrek gazlardır.Bu gaz ve toz bulutları,galaksi etrafındaki şok dalgalarının ve gaz bulutlarının kendi gravitasyonel çekiminin neden olduğu etki ile büyük bulut ve küreler halinde yoğunlaşarak,sıkışıp ısınırlar. Çünkü bu gaz küresi kendini oluşturan gazların korkunç ağırlığına karşı koyamaz. Böylece yıldız taslağı büzülmeyi,merkezdeki basınç ve sıcaklık da artmayı sürdürür (basınçla sıcaklık doğru orantılıdır).Sonunda da yıldız taslağının merkezindeki sıcaklık on milyon dereceye ulaşınca hidrojen yanması başlar.
yagmur.damlasiForumun Şekeri -
Kayıt tarihi : 07/02/09
Nerden : İstanbuL
Mesaj Sayısı : 85
Lakap : ßARß!é
Ruh Hali :
Geri: Yıldız Oluşumu
Rica ederim...
yagmur.damlasiForumun Şekeri -
Kayıt tarihi : 07/02/09
Nerden : İstanbuL
Mesaj Sayısı : 85
Lakap : ßARß!é
Ruh Hali :
Geri: Yıldız Oluşumu
Paylaşım için teşekkürleeeeer
-viLdan-Yeni Üye -
Kayıt tarihi : 01/02/09
Nerden : BursA
Mesaj Sayısı : 23
Lakap : viLdoş
Ruh Hali :
Geri: Yıldız Oluşumu
Paylaşım için teşekkürleeeeer
bebekbirceYeni Üye -
Kayıt tarihi : 26/01/09
Nerden : manisa
Mesaj Sayısı : 5
Lakap : bebek
Ruh Hali :
Geri: Yıldız Oluşumu
rica ederim, görevim =)
yagmur.damlasiForumun Şekeri -
Kayıt tarihi : 07/02/09
Nerden : İstanbuL
Mesaj Sayısı : 85
Lakap : ßARß!é
Ruh Hali :
Geri: Yıldız Oluşumu
paylaşım için teşekkürler
pretty1Admin -
Kayıt tarihi : 31/12/08
Nerden : Adana
Mesaj Sayısı : 177
Lakap : ILGIN
Ruh Hali :
Geri: Yıldız Oluşumu
rica ederim
yagmur.damlasiForumun Şekeri -
Kayıt tarihi : 07/02/09
Nerden : İstanbuL
Mesaj Sayısı : 85
Lakap : ßARß!é
Ruh Hali :
Geri: Yıldız Oluşumu
tesekkürler
berfo34Forumun Şekeri -
Kayıt tarihi : 11/04/09
Nerden : türkiye
Mesaj Sayısı : 28
Lakap : çalışkan berfo
Ruh Hali :
Geri: Yıldız Oluşumu
Paylaşım için teşekkürler...
idilForumun PoLisi -
Kayıt tarihi : 17/04/09
Nerden : ankara
Mesaj Sayısı : 162
Lakap : Kedicik ve wampir,SagoLera hastası
Ruh Hali :
Geri: Yıldız Oluşumu
Rica ederim
yagmur.damlasiForumun Şekeri -
Kayıt tarihi : 07/02/09
Nerden : İstanbuL
Mesaj Sayısı : 85
Lakap : ßARß!é
Ruh Hali :
Geri: Yıldız Oluşumu
teşekkürler
styl3_saqocuYeni Üye -
Kayıt tarihi : 25/03/09
Nerden : ist.
Mesaj Sayısı : 18
Lakap : SaqoLéRa
Ruh Hali :
Geri: Yıldız Oluşumu
Paylaşım için tesekkürler
Sago HastasıForumun Şekeri -
Kayıt tarihi : 15/03/09
Nerden : Sagopa[mın] yanından ;)
Mesaj Sayısı : 206
Lakap : Sago Hastası,Pasli Limon,Kolo - Sagocu Aslı,Sagokolik
Ruh Hali :
Geri: Yıldız Oluşumu
Rica ederim..
yagmur.damlasiForumun Şekeri -
Kayıt tarihi : 07/02/09
Nerden : İstanbuL
Mesaj Sayısı : 85
Lakap : ßARß!é
Ruh Hali :
Geri: Yıldız Oluşumu
paylaşım için saol
İrém'qJoAktif Üye -
Kayıt tarihi : 08/05/09
Nerden : ist.
Mesaj Sayısı : 33
Lakap : B£ß!S!M
Ruh Hali :
Geri: Yıldız Oluşumu
rica ederim
yagmur.damlasiForumun Şekeri -
Kayıt tarihi : 07/02/09
Nerden : İstanbuL
Mesaj Sayısı : 85
Lakap : ßARß!é
Ruh Hali :
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz